Kadın cinayetlerinin toplumsal bir sorun olduğunun altını çizen Bayar, "Temelinde eğitim yatıyor, kadını ötekileştirme yatıyor. Kadının, toplumdaki yerinin ikinci sırada gelmesi yatıyor. Bu anlayışı tamamen reddediyoruz" dedi.
Kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin ancak eğitim ve alınacak caydırıcı tedbirlerle durdurulabileceğini vurgulayan Bayar, şunları söyledi:
"Ne yazık ki kadına yönelik şiddet ve cinayetler artarak devam etmektedir. 6 yıl önce Özgecan Aslan'ın vahşice katledilmesinin ardından, 2 bin 277 kadın daha öldürülmüş. Korkunç bir rakam. Rakamların korkunçluğu kadar, halen ciddi anlamda tedbirlerin alınmamış olması, kadınlarımızı koruyacak kanunların doğru işlememesi ise daha da korkunçtur.
Toplumumuzda bu süreci tersine çevirebilmek için, ülkeyi yönetenlere büyük görevler düşüyor. Umut ediyorum ki, gelecek öncelikle kadınlar ve çocuklar için, sonrasında bütün insanlar için çok daha çağdaş, çok daha özgür, saygı ve sevgi dolu bir dünya olur.
Bunun yolu da her şeyden önce eğitimden geçiyor. Eğitim anlayışımızı gözden geçirmek zorundayız. Çağdaş ve aydınlık bir geleceğe, kadınlarla erkeklerin ayrım gözetmeksizin birlikte yürüyebileceği bir dünya, sadece eğitimle mümkün olacaktır.
Kadına yönelik şiddeti azaltmak ve ortadan kaldırmak için, öncelikle kadırlarımızın şiddet konusunda farkındalığı artırıcı eğitimler arttırılmalıdır. Medya'nın da şiddeti yansıtma şeklinde özenli davranması, bu tarz haberleri paylaşırken kullandıkları dil'e dikkat etmesi önemlidir.
Doğru Parti olarak, şiddeti önlemek için kadınların çalışma hayatına kazandırılması, ekonomik bağımlılıktan kurtulması gerektiğine inanıyoruz.
Şiddet toplumsal bir yapı problemi ise, bu problemin engellenmesi yada çözüme kavuşabilmesi için tüm kurumlar işbirliği içinde çalışmak zorundadırlar. Kadın-erkek eşitliği sağlanmadan, kadına yönelik şiddetle mücadelede başarılı olunması mümkün değildir."